Ümit çok sevdiği eşini ve babasını kimsenin anlayamadığı bir şekil de kaybetmiştir.Eşinin ve babasının ölümünden çok etkilenen ümit bir akşam üstü babasının mezarını ziyarete gider. Babasının mezarı başın da uyuya kalan ümit uyandığın da gece olduğunu fark eder. Gecenin verdiği ürpertiyle hemen mezarlıktan çıkmaya çalışır mezarlığın çıkışında ki Harabe bina da yanan ışıklar dikkatini çeker.Oysa ki o bina daha önceleri boştur ve kimse orayı kullanmamaktadır.hiç bir zamanda orda ışıksal bir belirti olmamıştır.ümit merakla o binaya doğru ilerler kapıya yaklaşınca bir el onu hızla içeri çeker tüm ışıklar söner ortalık karanlıktır.ümit çok korkmaktadır birden karşısın da bir hayalet belirir o hayalet daha önce kaybettiği eşinin şeytan halidir.ümit çok korkar ve oradan başka odaya kaçmaya çalışır başka bir odadan sesler gelmektedir merakla o odaya doğru ilerler gördükleri karşısın da daha şaşırır oda içerisin de daha önce köyde ölmüş kişiler masa oyunları oynamaktadırlar Onların için de babası da vardır. Bu karanlık ve bilinmezi belli olmayan yerde ümidin yaşadıkları çok garip olaylardır Kaybettiği eşinin hem melek hem şeytan haliyle yüzleşmek zorunda kalır daha da İlginç olanı eşinin ve babasının nasıl öldürüldüğünü öğrenir.iki dünya arasın da gidip gelen ümit gerçek dünyada ki gerçekleri de çözer.Polis Cüneyt ve yardımcısı Seray cinayeti çözmek için ne gerekiyorsa yapmaktadırlar. Ümit in ölen eşi melek her şeyini bir günlüğe yazmıştır o günlükte aslın da her şey yazmaktadır.sürekli psikolojik sorunlar yaşayan melek ruh sağlığı hastanesin de yatarken elinde olmadan şeytanın esiri olmuştur ve ölünceye kadar yaşadığı ikilemi günlüğüne kaydetmiştir.şeytanın Allaha zıt bir kul yaratma çabasını aslın da çok iyi olan melek üzerinden gerçekleştirmek istemesi melek de zaman zaman iç yıkımlara sebebiyet vermiştir. Şeytanın çok akıllı Albert Einstein yaratma çabaları sonuç vermek üzeredir. Ümit tüm gerçekleri öğrenince hemen konağın mahzenine koşar ve hayatının şokunu yaşar…