Film Özeti
Ülkemiz, özellikle son yıllarda, farklı kültürlere ve yaşam tarzlarına ev sahipliği yapmış, yüksek oranda göç alan bir ülke haline gelmiştir. Üçüncü dünya ülkeleri olarak adlandırılan Afrika ve Asya kıtasından birçok ülke vatandaşı, Türkiye’yi bir umut kapısı olarak görmekte, burada çalışıp ailesine para göndermektedirler. Türkiye’nin, göçmenlere yönelik izlediği esnek politika, Müslüman bir ülke olmasından dolayı, daha hızlı kabul görüleceğinin düşünülmesi, aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa’ya geçiş için bir köprü konumunda olması; siyahi Afrika vatandaşları, savaş mağduru Arap halkı ve ekonomik zorluklarla boğuşan Orta Asyalı göçmenler için, Türkiye’yi cazipleştirmiştir. Ülkelerinden bir yolla buraya gelip sığınan göçmenler, zorlu koşullara kendini alıştırmış ve bir düzen kurmaya başlamışlardır; “Sıcak Yatak”… Belgesel film, İstanbul Tarlabaşı, Dolapdere, Kasımpaşa ve civarında, kiraladıkları evin yataklarını dönüşümlü kullanan ve burada yaşayıp memleketine para gönderen göçmenlerin mücadele sürecini anlatmaktadır. Belgesel aracılığıyla, kiraladıkları evdeki yatakları, saatlere bölünmüş şekilde kullanma hakkı olan göçmenlerin hayatlarına ışık tutulacaktır. Bir yatağın birçok kişi tarafından paylaşıldığı, sofrada yemeğin adil bölüşüldüğü, sosyalleşen; halkla esnafla bütünleşmiş insanlar filmimizin ana eksenini oluşturmaktadır. Dışarıya açılan her hikaye, üzerinde uyuyanın eksik olmadığı yatağa dönecek, yatakla bütünleşecektir. Yatakta uyuyan birileri sürekli vardır, bu sebeple de hiç soğumaz. Her gün, başka bir bilinmeze doğru yolculuğa çıkan göçmenlerin çalışma koşullarına, aileleriyle kurdukları ilişkilere, hayallerine, maruz kaldıkları zorluklara, eğitim alma çabalarına, yemek yeme alışkanlıklarına, kurdukları güçlü dostluklara, belgesel yoluyla tanıklık ederiz. Bu bağlamda Sıcak Yatak, bu soğumayan ve sürekli sıcak kalan yatağın, üzerinde konaklayan insanlarla bütünleşmiş hikayelerini anlatmaktadır.